Çınlıyor kulaklarım oraya her gidişimde,
Yine boynumu sarılacaksın sanki
Her nefes alışımda dudaklarında susuyorum sensizliğe
Dalga sesleri, deniz kokusu her şey sende bitiyor
Ölümü tarif ediyorum sana işte
Sensizlik, karanlık sular ve acı…
Giray Oral
12 Aralık 2009 17:30
Yaşamın kıyısında bir sandal, dudaklarımda pare pare ıslaklığın... Son bir adım kalmışken sonsuzluğuma, şiirlerimde yalnız senin adın...
28 Aralık 2009 Pazartesi
18 Aralık 2009 Cuma
GİRAY İŞTE...
giray işte...
damlayan bir muslugum geceye..Acık unutulmusum..belkide hiç farkedilmemişim..Gecenin kör karanlıgında,cınar agacları ölümün avucundayken kendime geldim.ben yorulmustum..ben bunalmıstım bu gece...ve aşk cagrıldıgı her randevuya gec kalmıstı gecemde...
derin derin nefes aldım...kan kusarcasına öksürmek ne demek dedemden ögrenmiştim..içini söküp atmaktı bu...Varlıgını,ruhunu,benliğini söküp atmak...bomboş ve hafif hissetmek...
boşluga yagan yagmur gibiydim o gece...bereketsiz bir şekilde damlaların ara ara sıklasıp,olmayan yerlere,nedensiz yere düşen yagmurdum.
hafiften temizlenmek isterdim yagmurun altında..çünkü üzerimdeki kan kokusu bütün cesetleri buraya cekecek..olmayan yere...Ve içimdeki tek varlıgı "sessizliği" içecekler...
ben karanlıga kusarım hep...ne anlasılırım ne de dikkat cekerim..ama ferahlarım..şeytanın beline sardıgı kusakla gözlerimi baglayıp yollara cıkarım karanlıkta...anlamsız dimi karanlıkta gözlerimi baglamak? ve de sacma? ama bilmiosun..niyetim yüzümde yama gibi duran bakısları kapatmak...sıkıldım bu bakıslardan...
Artık dayanamıyorum..bıktım bu karanlıktan...görmemezlikten gelmekten...umursamazlıktan.Artık kış olsun istemiorum...her kış öluyorum cunku ben,yaza yenilenmeye hazır ceset olarak dönuyorum..Artık ara mevsimleri yasamak istiyorum..mesela bana bir sonbahar fısılda...seninle birlikte varolan bir sonbahar....yanımda ol yeter...ve her gece yeni ölmuş birinin üstünü örter gibi narin ol,bedenime incecik yorganı sererken...yavasca ruhumu okşa..varolusumun en gercek hadisesidir
derin derin nefes aldım...kan kusarcasına öksürmek ne demek dedemden ögrenmiştim..içini söküp atmaktı bu...Varlıgını,ruhunu,benliğini söküp atmak...bomboş ve hafif hissetmek...
boşluga yagan yagmur gibiydim o gece...bereketsiz bir şekilde damlaların ara ara sıklasıp,olmayan yerlere,nedensiz yere düşen yagmurdum.
hafiften temizlenmek isterdim yagmurun altında..çünkü üzerimdeki kan kokusu bütün cesetleri buraya cekecek..olmayan yere...Ve içimdeki tek varlıgı "sessizliği" içecekler...
ben karanlıga kusarım hep...ne anlasılırım ne de dikkat cekerim..ama ferahlarım..şeytanın beline sardıgı kusakla gözlerimi baglayıp yollara cıkarım karanlıkta...anlamsız dimi karanlıkta gözlerimi baglamak? ve de sacma? ama bilmiosun..niyetim yüzümde yama gibi duran bakısları kapatmak...sıkıldım bu bakıslardan...
Artık dayanamıyorum..bıktım bu karanlıktan...görmemezlikten gelmekten...umursamazlıktan.Artık kış olsun istemiorum...her kış öluyorum cunku ben,yaza yenilenmeye hazır ceset olarak dönuyorum..Artık ara mevsimleri yasamak istiyorum..mesela bana bir sonbahar fısılda...seninle birlikte varolan bir sonbahar....yanımda ol yeter...ve her gece yeni ölmuş birinin üstünü örter gibi narin ol,bedenime incecik yorganı sererken...yavasca ruhumu okşa..varolusumun en gercek hadisesidir
15 Aralık 2009 Salı
HER ŞEY SENDE BAŞLAR, SENDE BİTER
Her şey sende başlar, sende biter...
Geceleri sonsuzluk olur gözlerinde
Bakmayı bilirsen eğer
Kıvılcımlar yüreğinde ya alev olur
Ya da kül olur akıp gider
Kurtulamazsan benliğinden, o ekşimsi bencilliğinden
Herkes birer birer hayatından akıp gider
Yani her şey sende başlar, sende biter...
Giray Oral
12 Aralık 2009 16:39
Geceleri sonsuzluk olur gözlerinde
Bakmayı bilirsen eğer
Kıvılcımlar yüreğinde ya alev olur
Ya da kül olur akıp gider
Kurtulamazsan benliğinden, o ekşimsi bencilliğinden
Herkes birer birer hayatından akıp gider
Yani her şey sende başlar, sende biter...
Giray Oral
12 Aralık 2009 16:39
12 Aralık 2009 Cumartesi
ADI GİBİ “GÜNEŞ”Tİ O
Karadeniz’ime bir tebessüm eşliğinde yağan yağmur oldum dün gece
Karanlığında bir ay gibi parlak yüzünde okşadım yalnızlığı
Yeşil bir çay yaprağıydı ellerim
Tomurcuk kokularına bulanmış
Avuçlarımdan düşen her bir damlaydı gözyaşlarım toprağa karışan
Masmavi açan ortancaydı gözlerim
Tüm bahçemi alabildiğince saran ihtişamıyla
Çocukluğumun çam ağacıydı “mjora” adını ben koyduğum
Gölgesinde bir ben olurdum yaz akşamlarında uzaktan gelen bir tulumun sesiyle
Adı gibi “güneş”ti o…
Ben,
Karadeniz’ime bir tebessüm eşliğinde yağan yağmur oldum dün gece
Karanlığında bir ay gibi parlak yüzünde okşadım yalnızlığı
Giray Oral
12 Aralık 2009 13:33
Karanlığında bir ay gibi parlak yüzünde okşadım yalnızlığı
Yeşil bir çay yaprağıydı ellerim
Tomurcuk kokularına bulanmış
Avuçlarımdan düşen her bir damlaydı gözyaşlarım toprağa karışan
Masmavi açan ortancaydı gözlerim
Tüm bahçemi alabildiğince saran ihtişamıyla
Çocukluğumun çam ağacıydı “mjora” adını ben koyduğum
Gölgesinde bir ben olurdum yaz akşamlarında uzaktan gelen bir tulumun sesiyle
Adı gibi “güneş”ti o…
Ben,
Karadeniz’ime bir tebessüm eşliğinde yağan yağmur oldum dün gece
Karanlığında bir ay gibi parlak yüzünde okşadım yalnızlığı
Giray Oral
12 Aralık 2009 13:33
9 Aralık 2009 Çarşamba
BUGÜN KARADENİZİM
Bugün hiç iyi değilim ben
Bugün gündüzüm
Bugün geceyim ben
Bugün karadenizim
Karanlık ve soğuğum
Giray Oral
03 Aralık 2009
13:02
Bugün gündüzüm
Bugün geceyim ben
Bugün karadenizim
Karanlık ve soğuğum
Giray Oral
03 Aralık 2009
13:02
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)